16 Mayıs 2011 Pazartesi

Bozcaada Kapıları - Kerim Kürkçü

Boz ada, Bozcaada... İsmini hakeden ada...
Behiç Ak, kenti deneyimlemekle ilgili bir konuşmamızda "Kentte arabaya binersen arabaya binenleri, yürürsen yürüyenleri görürsün" demişti. Bir kaç yıldır ben de koşanları görüyorum. Birçok kenti de koşarak deneyimleme şansına erişiyorum. Bozcaada'yı da tüm zorluklarına, sıcağa, yokuşlara, susuzluğa rağmen 21 km koşarak baştan aşağı kattettim. Muhteşem deniz ve eşşiz kekik kokuları, doğanın binbir türlü sesi hala hafızamda. Koşarken gördüklerimi kaydetmem mümkün değil (teknolojik olarak değil elbette, hislerimi paylaşabilmek açısından) ama yürürken gördüklerimi elbette kaydettim. Gördüklerim ise, tıpkı Alaçatı Kapıları gibi ürkek ama onlar kadar yabancı gözlerle aşınmamış, belki de onlardan daha bakımsız ama kesinlikle daha bakir, Bozcaada Kapıları oldu.












1 yorum:

Inci dedi ki...

Süper, vaktin olsaydı daha neler bulurdun..

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...